top of page
Yazarın fotoğrafıSümeyye Toğa

Osmanlı Devleti’nin Balkan Fetihlerine Başlaması ve Çimpe Kalesi'nin Önemi



Osmanlı Devleti’nin Kuruluşu ve ilk Faaliyetler

1308 yılında Anadolu Selçuklu Devleti’nin yıkılmasının ardından Anadolu’da bulunan Türk boyları tarafından pek çok farklı beyliğin kurulduğunu görmekteyiz. Bu beyliklerden en önemlisi ise Bizans Devleti’ne sınır olan Osmanlı beyliği olmuştur (Çayırlı, 1997: 2). Ertuğrul Gazi’nin 1281’de vefat etmesinin ardından diğer Türk boylarının da onayı ile Kayı Boyu'nun idaresi Osman Gazi’ye verilmiştir. Bu gelişmenin yaşanmasında Osman Gazi’nin ahilerin desteğini almış olması oldukça etkilidir. Osman Bey, almış olduğu destekle devleti Bilecik ilinin Söğüt bölgesinde kurumuştur. Kuruluş dönemi kaynaklarının eksikliği nedeniyle kuruluş tarihiyle ilgili kesin bir kaynak bulunmamaktadır fakat genel kabul gören Halil İnalcık’ın görüşü olmuştur. Halil İnalcık’a göre beylik Bizans ile 1302 yılında yaptığı Bafeus Savaşı'yla birlikte Devlet statüsünü kazanmıştır.


Osman Bey döneminde yoğun bir fetih hareketine başlanmadığını görmekteyiz bunun yerine devleti teşkilatlandırma çalışmalarına ağırlık verilmiştir. Devletin kısa sürede güçlenmesi ve teşkilatlanmasının en önemli sebeplerinden biri Bizans’ta bulunan iç karışıklıklar olmuştur (Demir, 2017: 57). Osman Bey döneminde Yenişehir, Yarisar, Bilecik, Mudurnu, Karacahisar ve İnegöl gibi bölgelerin alındığını görmekteyiz.


Orhan Bey Dönemi Faaliyetleri ve Çimpe Kalesi'nin Alınması

Halil İnalcık "Osmanlı Devleti bir Balkan devletidir" demektedir. Bu sözünden hareketle ilk fetihlere baktığımızda Osmanlı Devleti'nin kurulduğu andan itibaren fetih hareketlerini batı ekseninde gerçekleştirdiğini görmekteyiz. Anadolu’da bulunan Moğol tehlikesinin yanı sıra Balkanlarda siyasi ve dini bir birliğin bulunmaması da Osmanlı fetihlerinin bu yönde gerçekleştirme nedenleri arasındadır. Orhan Bey döneminde yaşanan fetihleri incelediğimizde ilk olarak 1329 yılında Pelekanon (Maltepe) Savaşı ile İznik'in fethedildiğini görmekteyiz. Ardından 1331 yılında Taraklı, Mudurnu ve Göynük kasabaları alınmıştır. 1333 yılında Gemlik kasabası alınmış ve ardından 1337 yılında İzmit alınmıştır. 1353 yılına gelindiğinde ise Çimpe Kalesi'nin savaş yapılmadan alındığını görmekteyiz (İnalcık, 2015: 51-57).

Osman Bey Dönemi Siyasi Haritası

Çimpe Kalesi'nin neden savaş yapılmadan alındığı sorusuna dönemin Osmanlı-Bizans ilişkileri bir cevap niteliği taşımaktadır. 1327 yılında imparator II. Andronikos, torununa karşı verdiği taht mücadelesinde Orhan Bey’den yardım istemiştir. Bu yardım neticesinde Osmanlı Devleti Çorlu ve Silivri’ye geçerek keşif yapma fırsatını bulmuşlardır. Trakya sahillerine ilk akınlar ise Osman Bey döneminde 1321 yılında gerçekleştirilmiştir. Bu tarih Türklerin ilk Rumeli akını olarak kabul edilmektedir.


İkinci yardım olayı ise Kantakuzenos’un İmparatoriçe Anna’ya karşı yardım istemesiyle 1345 yılında gerçekleşmiştir. Bu dönemde Kantakuzenos Osmanlı’nın yardımları karşılığında Orhan Bey’e kızı Theodora ile evlenmesini teklif etmiştir. Teklifi kabul eden Orhan Bey, Rumeli’ye yardım kuvvetlerini göndermiştir. Böylece iki devlet arasında dostluk sağlanmıştır. Kantakuzenos ise aldığı yardımlar sonucunda İstanbul’a girerek devletin hâkimi konumuna gelmiştir (İnalcık, 2015: 63).


1349 yılına gelindiğinde ise Sırbistan Kralı Duşan tarafından Selanik kuşatılmıştır. Kantakuzenos tekrar Orhan Bey’den yardım isteyince Orhan Bey oğlu Süleyman Paşa’yı bölgeye göndermiş ve kısa sürede bölgenin güvenliği sağlanarak Duşan tehlikesi ortadan kaldırılmıştır. Bu olay sonrasında Kantakuzenos ve İoannes Palaialogos arasında yeni bir mücadele başlar ve Kantakuzenos bu sefer Osmanlı’ya yardımları karşılığında bir kale vermeyi teklif eder. Süleyman Paşa ise yardım amacıyla Rumeli’ye gider ve dönüşte bir miktar askerini vaad edilen Çimpe Kalesi'nde bırakır.


Böylece Türkler hiç savaş yapmadan Rumeli’den ilk toprak parçalarını almış olurlar. Osmanlı Devleti savaşmadan elde ettiği bu askeri üs sayesinde kısa süre sonra Gelibolu’yu ele geçirmiştir (Merçil, 1991: 164-165).

Orhan Bey Dönemi Siyasi Haritası

Çimpe Kalesinin Fethi bazı Osmanlı kroniklerinde daha efsanevi bir şekilde anlatılmaktadır. Kroniklerdeki bilgilere göre kalenin fethi için Süleyman Paşa sallarla bölgeye geçmiş ve kaleyi savaşarak elde etmiştir. Sal hikayesi Karesioğulları'nın askerlerinin zaman zaman sal yahut küçük gemilerle karşı sahillere geçmeleri sonucunda çıkmış bir efsanedir (İnalcık, 2019: 42). Nitekim Bizans kaynaklarından kalenin Orhan Bey’e bir vaad sonucunda verildiği kaydedilmiştir.


Osmanlı Devleti, Çimpe’nin verilmesinden kısa süre sonra Gelibolu’yu almıştır. Böylece Osmanlı’nın Balkanlardaki 500 yıllık hakimiyet serüveninin başlangıcı olarak Çimpe Kalesi'nin alınışını söyleyebiliriz.


Kantakuzenos, Gelibolu’nun Osmanlı Devleti tarafından alınmasının ardından Orhan Bey’e haber gönderir ve Çimpe Kalesi'ni parayla geri almak istediğini ve bunun karşılığında Orhan Bey’in Gelibolu’yu terk etmesini talep eder. Ancak Orhan Bey Çimpe Kalesi'ni verse bile Gelibolu’dan çıkmayacağını kesin bir şekilde belirtmiştir (Uzunçarlışı, 1988: 128).

Çimpe Kalesi (Cinbi)

Kaynakça

Çayırlı, N. (1977). Osmanlıların Rumeliyi İskanı. Vardar Dergisi, (2). https://l24.im/l4PQ


Demir, Y. (2017). Osmanlı Devleti’nin Kuruluşu ve Bizans-Avrupa Ekseninde Cereyan Eden Münasebetler. İhya Uluslararası İslam Araştırma Merkezi, (3). https://l24.im/R2ePq [Erişim Tarihi: 02.09.2022].


İnalcık, H. (2015). Kuruluş Dönemi (1302-1481) Osmanlı Sultanları. İsam.

Merçil, E. (1991). Osmanlı Kaynaklarına Göre Osmanlı-Bizans Münasebetleri (Yüksek Lisans Tezi). İstanbul Üniversitesi, s. 164-165.


İnalcık, H. (2019). Devlet-i Aliyye II. Türk İş Bankası.


Uzunçarşılı, İ. H. (1988). Osmanlı Tarihi I. Türk Tarih Kurumu.

Adsız tasarım-77.png
  • alt.text.label.Twitter
  • alt.text.label.Instagram
  • Youtube
  • alt.text.label.Facebook

©2024, KAF | Kültür Araştırmaları ve Faaliyetleri Merkezi. Tüm Hakları Saklıdır.

bottom of page