top of page
Yazarın fotoğrafıMahru Mortazavi

İran'da Nevruz Bayramı Kutlamaları



Farsçada Nevruz, “No ruz” yani “yeni gün” anlamına gelmektedir. Nevruz Bayramı, İran takviminin ilk günüdür. Nevruz (nwklwc, nōgrōz) kelimesi Orta Farsçadan gelen bir kelimedir ve kelime Avesta dilinden Farsçaya geçmiştir.


Nevruz, İran ve Afganistan’da yeni yılın başlangıcı olarak kabul edilir. Bazı ülkelerde -Rusya, Kırgızistan, Kazakistan, Azerbaycan, Türkmenistan gibi- resmî tatildir ve Nevruz Bayramı kutlanır.


Nevruz Bayramı'nın kökeni ve başlangıç zamanı tam belli değildir ancak tarihi rivayetlere göre Nevruz Bayramı'nın başlangıcı Babil dönemine dayanmaktadır. Bu rivayetlere göre İran’da Nevruz Bayramı'nın ortaya çıkışı İran padişahı Kuroş’un Babil şehrine saldırdığı MÖ 538 yılına dayanmaktadır. Bazı rivayetlerde ise Nevruz Bayramı'nı başlatan kişi Antik İran döneminin peygamberi Zerdüşt olarak bilinmektedir. Eski Farsça metinlerde ise -Firdevsi’nin Şehname'si gibi- Nevruz Bayramı'nı, Şehname'nin ilk padişahı Keyumers’in başlattığından bahsedilmektedir.


Nevruz Bayramı’nın birtakım özel âdetleri vardır:


Ev Temizlemek

Yedi (Heft) Sin Sofrası Hazırlamak

Nevruz Gecesinin Yemeğini Yapmak

Alışveriş Yapmak

Yeni Elbiseler Giymek

Misafirliğe Gitmek ve Misafir Ağırlamak

Bayramlık Vermek


Ev Temizlemek

Nevruz’a birkaç gün kala kadınlar, baharın havası evde de olsun diye bütün evi baştan aşağı temizlerler.


Yedi (Heft) Sin Sofrası

Yedi Sin Sofrası, Nevruz Bayramı’nın olmazsa olmazıdır. Yedi Sin Sofrası masa üstünde olur ya da yere serilir. Sofraya koyulan her şeyin özel bir anlamı vardır.


Yedi Sin Sofrası'nın kökenleri Antik İran dönemine dayanmaktadır. İran’a İslam’la beraber gelen Arap alfabesinde “ç” harfi olmadığı için “Yedi Çin”, “Yedi Sin” olmuş ve şarap gibi “ş” harfiyle başlayan yiyecekler s harfiyle başlayan şeylerle sofrada yer değiştirmiştir. Tümüne "Yedi Çin" denilen mum (şam), şarap (şarab), tatlı (şirini), bal (şâhd), dişbudak ağacı (şemşad), şerbet (şarbat), gelincik çiçeği (şaghayegh), büyük bir tepsiye konulur.

Yedi Sin Sofrası’nın “Sin”leri (sabze=yeşillik, sib=elma, sir=sarımsak, serke=sirke, sekke=sikke bozuk para, samanu (Uğut tatlısı), somagh=sumak, senjed=çay dikeni). Ayrıca bu Yedi Sin’in yanında sofrada Kur’an, ayna, şamdan, kırmızı balık, boyanmış yumurtalar, sümbül, kuru yemiş, meyve ve mum da bulunur.

Çay Dikeni


Çay dikeni aklı temsil etmektedir. Çay dikeni düşünceye saygı duymayı ve doğru olanı yapmayı simgeler.

Elma


Elma sofrada sağlık ve aşkın simgesidir.

Yeşillik


Mutluluğu ve insanlara güzel davranmayı simgeler.

Semenu (Uğut Tatlısı)


Sabrı, gücü ve adaleti temsil eder.

Sarımsak


Tok gözlü olmayı, haddi bilmeyi sembolize eder.

Sirke


Kötü olayları kabullenmeyi ve her şeye rağmen ayakta kalmayı simgeler.

Sumak


Sabırın, her şeye rağmen istenilen şeyden vazgeçmemenin sembolüdür.

Bozuk Para


Bozuk para Yedi Sin Sofrası’nın yeni üyesi sayılır, eski zamanlarda yer almamaktadır. Bozuk para, servetin ve zengin olmanın sembolüdür.

Kur’an


Allah’a güvenmeyi ve ona sığınmayı simgeler.

Ayna


Mutlaka sofranın başına koyulmalıdır. Aydınlığın sembolüdür.

Mum


Aydınlığın sembolüdür.

Boyanmış Yumurta


Sağlıklı ve güçlü çocuklara sahip olmanın sembolüdür.

Sümbül


Sadece sofranın daha güzel olması için kullanılır.


Nevruz Bayramı’nın akşam yemeği sebzeli pilav ve balıktır. Çocuklar bu yemeği genelde çok sever.

Bayram alışverişi ve yeni elbiseler giymek de bir âdettir.

Büyüklerin evlerine gitmek de âdetlerden biridir. Bütün aile bir yerde toplanır ve geç saatlere kadar oturup muhabbet edilir.

Bayramlık âdeti de çocukların en sevdiği kısımdır ve bazen büyüklere de bayramlık verirler.Uzun lafın kısası Nevruz Bayramı mutlu olmak, gülmek ve sevdiklerimizle harika zaman geçirmek için güzel bir bahanedir.

Nevruz’dan daha güzel bahane var mı?

Comentarios


bottom of page